Türk Telekom Güncel | Sayı 03

TÜRK TELEKOM GÜNCEL I 45 44 I TÜRK TELEKOM GÜNCEL İştirakler Argela adresleyebilen dünyadaki ilk radyo erişimağı mimarisi olarak öne çıkıyor. Pek çok uluslararası operatörün talip olduğu, İspanyol operatör Telefonica’nın 2018MWC’de bizzat kendi standında sunumunu yaptığı bir ürün. ProgRAN’ın yaptığı şey şu; baz istasyonunun herkese eşit verdiği bant genişliğini profillere göre ayarlamak. Ayrıca; sunduğu şebekeyi sanal ve programlanabilir bir şekilde dilimleme özelliği var. ProgRAN’ın bir hastanede uygulaması ile 2017MWC’de ödül de aldık. Hastanede normal ve acil durumlar vardır. Normalde oraya hizmet veren baz istasyonu herkese eşit hizmet veriyor. Ancak acil durumda ProgRAN teknolojisi, verilen hizmeti farklı ayarlamanızı sağlayabiliyor. Örneğin, acil durumda doktorlara ayrılan kapasite %30’dan%50’ye, tıbbi cihazlarınki de yine daha yüksek bir orana çıkarılabilir. Biz bu projenin deneme kurulumlarını yaptık. Yurt dışında ve yurt içindeki operatörlere de kurduk. Bu konsepti 5G’ye geçen herkes kullansın diye de yapıyoruz. Böylelikle hemönemli bir gelişmenin önünü biz açmış olacağız hem de gelirlerimizi artırmış olacağız. projeyi Türk Telekom’daki ekiple birlikte yürütüyoruz. Aynı zamanda ABD’deki ONF ve ONAP organizasyonları ile bu proje çerçevesinde ortak geliştirmeler yapıyoruz. Transformasyon projesini bu şekilde yürütüyor olmak, Türk Telekom’u bir anda Deutsche Telekom, AT&T, Verizon ve Telefonica gibi dünya devleri ile aynı masa etrafında birleştirmiş oldu. Türkiye’de ilkdefa 5G MükemmeliyetMerkezi’ni hayata geçirdiniz. Bunundetaylarını açıklayabilirmisiniz?Nasıl bir fark yaratacak5Gdünyasında bumerkez? 5G şebekeleri artık kapalı bir sistem olmayacak. Herkes 5G’nin uygulamalarına katkıda bulunabilecek. Bumerkezin amacı, 5G’ye yönelik teknolojileri bir yerde toparlamak. Artık 5G’de daha açık kaynak dediğimiz herkesin katkıda bulunacağı bir ortam var. Bu da inovasyonu hızlandıran bir şey. Bu kapsamda üniversitelere de yer ayırdık, gelip veya uzaktan 5G çalışmaları yapabilsinler diye. Diğer amacı da şu; önce TürkTelekom’un, daha sonra Türkiye’nin ve daha sonra uluslararası bir 5G test, deneme ve sertifikasyonmerkezi olsun istiyoruz. Aynı zamanda burası, bölgesel pazar için bir eğitimmerkezi olacak şekilde de tasarlanıyor. Tamamen yerli kaynaklarla geliştirdiğiniz ProgRAN teknolojisi dünya piyasasında başarısıyla adından söz ettirdi. Özellikle bu yıl GSMA’in düzenlediğiMobil Dünya Kongresi (MWC)’ne damgasını vurdu. Bu teknolojinin tam kapsamını ve projenin geleceğe yönelik etkilerini anlatırmısınız? ProgRANyani “Programlanabilir Radyo Baz İstasyonu” bize çok itibar kazandıran bir ürün. 5G standartlarının olgunlaşmasında önemli rol oynayacak iki farklı özelliği aynı anda istiyoruz. MeselaMadrid’de Telefonica laboratuarında deneme kurulumu yapıyor olmak bizim için çok itibarlı bir şey. Pazar dediğiniz zaman kesinlikle Batı’yı da değerlendiriyoruz, sadece bölgesel kalmak istemiyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana sayısız ürün ve çözüme imza attık. Burada en güncel olan üç ürün ve çözümden bahsetmek istiyorum. ProgRAN, bildiğiniz gibi kablosuz erişimağını dilimleyerek, her kullanıcı profiline farklı hız sunabiliyor. ABD ve Avrupa’da bir çok operatöre bu ürünün deneme kurulumlarını yaptık ve ticari görüşmelerimiz sürüyor. Bir diğer ürünümüz şebekelerin performanslarını ve buna bağlı olarakmüşteri memnuniyetini ölçenNetwork PerformanceMonitoring ve Customer ExperienceManagement. Türkiye’de dünyada birçok yerde bu ürünün kurulumları var. Son olarak da Türk Telekomşebekesinin tranformasyonu diye isimlendireceğim büyük bir projeden bahsetmek istiyorum. Bütün şebekeyi, yazılım tabanlı, açık kaynak kod ağırlıklı ve bulutta yer alan standart donanım üzerine inşaa etmeyi hedefleyen bu ArgelaABD’dekurduğuNetsia şirketiyleSilikonVadisi’ndede çözümlerini paylaşıyor. Bizebirazbu şirkettenbahsedebilirmisiniz? 2010’larınbaşındaKaliforniya’daArgela USAolarakbir şirket kurduk. Uzun süre bu şekildedevametti, geçenyıl şirketin isminiNetsia olarakdeğiştirdik. Uluslararası bir oyuncuolmanınyolu SilikonVadisi’ndengeçiyor. Orası gerçektende yatırımcılarıncirit attığı, fikirlerinhavadauçuştuğuçokönemli bir alan. Sektörünkalbi orada atıyor. Orada oluncabüyükoperatörlere yakınsınız. Dünyaya yönverenlerle aynımasada aynı şeyleri tartışabiliyorsunuz. ProgRANve yakında açıklayacağımız birçokyeni fikir hepbu şekilde ortaya çıktı. Argela’nınmüşteri profilini anlatabilirmisiniz? Yurt içi yurt dışında özellikle hangi çözümleriniz ilgi görüyor? Hali hazırda Doğu Avrupa, Orta Doğu, Orta Asya, Latin Amerika ve Afrika olmak üzere geniş bir coğrafyada varız. Özellikle Afrika bizim için cazip ve doğru bir pazar. Biz Netsia ile Kuzey Amerika ve Avrupa oyuncusu da olmak yeterince tanıyıp güvenmesi sayesinde, artık onlarla da çalışmaya başladık. Bu bizim için çok önemli bir gelişme şüphesiz. Yurt içinde farklı kuruluşlarla önemli projeler yürütüyorsunuz. Bu kapsamda Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile iş birliğiyle geliştirdiğiniz Dördüncü Nesil Haberleşme Sistemi Geliştirme projesi ULAK ve MİLAT özellikle önce çıkıyor. Bize merakla beklenen bu projelerden bahsedebilir misiniz? Neleri değiştirecek bu projeler? Savunma Sanayi Müsteşarlığı için ürettiğimiz ULAK projesi ile yerli bir baz istasyonu dünyada ilk defa Türkiye’de yapılmış oldu. Bütün yazılımı, donanımı ve üretimi yerli bir proje, ULAK. Diyebilirim ki; Türkiye’de telekomünikasyon alanında ilk defa bu kapsamda yerli bir ürün yapılmış oldu. İlk etapta, kırsal alanlara da erişim imkânı sunmayı hedef leyen Evrensel Erişim Hizmeti Projesi kapsamında, sahalara kurulmaya başlandı. Bunun paralelinde de Türkiye’nin genelinde kullanılmak üzere her üç operatör de ürünü test etmeye devam ediyorlar. ULAK’ı diğer iki iş ortağımızla birlikte gerçekleştirdik. MİLAT projesinin ise tek ve ana yüklenicisi biziz. Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile tanışmamızın 3. senesinde, ikinci projede bizi ana yüklenici olarak görmek istemeleri bizim için çok değerli. MİLAT, Milli Ağ Teknolojileri demek. MİLAT projesiyle, kamu kuruluşları ve bakanlıklar için 5G teknolojisiyle çalışan milli ve güvenli bir ağ altyapısı inşa ediliyor. Bu proje de isminden en ufak kod parçasına kadar tamamen yerli bir proje oldu. Bu proje, dünyada, Argela’nın ve Türk Telekom’un önemli oyuncular arasına girmesine olanak tanıdı. Girişimcileri destekleyen bir yönetici olarak, ekip çalışmasında yer alacak kişileri nasıl seçiyorsunuz? Argela’da şu an yaklaşık 200’e yakın çalışanımız var. Bunun büyük bir çoğunluğumühendis ve ürünlerimiz üzerine çalışıyorlar. Risk almak, özgüven ve çok çalışmak çok önemli. Bu mühendislerde görmek istediğimiz en önemli şeylerden biri, gözlerindeki ışık. Bu eğitimden, üniversiteden ayrı bir şey. Bireysel yetkinliklere ve yeteneklere odaklıyız. Ama takım ruhunu da çok önemsiyoruz. Ne kadar muhteşembir insan da olsa, insan ilişkileri iyi değilse bekleneni veremeyebiliyor. Özellikle risk alan insanı çok önemsiyoruz. Genç bir arkadaşımız CEO’nun da kapısını çalıp fikrini anlatabilmeli. Biz üst yönetimolarak buna tamamen açığız ve destekliyoruz. Risk alan biri başarısız da olabilir, bunda sorun yok. Bugün girişimci şirketlerin 10’da 9’u başarısız oluyor. Biz bunu problemolarak değil geliştirecek bir süreç olarak görüyoruz. Son zamanlarda dünyada sizi en çok heyecanlandıran inovasyonlar hangileri? Daha önce de bahsettiğim, telekomünikasyon şebekesinin transformasyonu projesinin katacağı sayısız değerler var. Bu sayede operatörler bir taraftan operasyonel ve kapital harcama tasarrufu sağlayacak, diğer taraftan ise eskiye oranla daha hızlı ve çevik bir şekilde yeni servisleri devreye alabilecekler. Bunu dışında, standart donanımve açık kaynak kod, sektördeki “vendor” bağımlılığını ortadan kaldıracak ve biz gibi nispeten yeni teknoloji şirketleri için yeni ufuklar açacak diye düşünüyorum. Bir de, şebekede fonksiyonları artık giderek erişim tarafına kayıyor. Biz bu kapsamda yeni bir konsept geliştirdik. Yakında açıklayacağımız bu konseptin sadece Türkiye’de değil, dünyada da çok ses getireceğine inanıyoruz. Türkiye’nin ilk 5G Mükemmeliyet Merkezi. İTÜ İK zirvesinde. Argela ekibi iş dışında da takım ruhunu canlandırıyor.